istanbul çiçek… Buraya İstanbul’a yakışır bir şekilde efsane bir hikaye yazalım. Şehzade hanım’ın dilinden aktarıyorum efendim. İlk gittiğim gün geliyor aklıma indiğim otobüsten beni ellerinde çiçeklerle karşılayışı. Heyecandan ve mutluluktan çarpan kalbimle onun gözlerine kitlenişimden görmediğim çiçekler sarıldığımızda aramızda kalıyor. Çiçekleri uzatıyor bana… Alıyorum kapatıyorum gözlerimi, çekiyorum içime çiçeklerin kokusunu. Misler gibiler. Unutmamış diyorum çiçekleri. O gün bugündür aklımda, yüreğimde İstanbul bembeyaz gibi kalıyor.
Geziyoruz bütün caddeleri sokakları. Birçok yeni mekan görüyorum, insanlar geçiyor yanımızdan. Elimdeki çiçeklere bakıp imrenir gibiler. Bakışları bunu anlatıyor bana. Belli ki seçmiş dedeniz benim için en güzellerini elleriyle. Toplamış en güzel İstanbul çiçeklerini.
Yokuşlar çıkıyoruz, iniyoruz. Vapurlara, tramvaylara biniyoruz. Birkaç gün geçiyor artık gitmem gerekiyor şehirden. İstanbul’a, İstanbulluya dönüyorum arkamı gidiyorum. Döndüğümde eve kapım çalıyor. Bir adam, ellerinde çiçekler. İstanbullu gönderdi diyor. Başta inanmıyorum ama bakınca ellerindekilere anlıyorum. Bunlar benim için seçtiklerinden. Benim çiçeklerimden. Kalbim uçuyor mutluluktan. Ozaman evlerde telefon yok ankesörlü telefona koşuyorum. Bir bir tuşluyorum numarasını. Biraz çalıyor ve açıyor. İstanbul en güzel kokan çiçekler demek benim için artık diyorum. Heyecandan kapatıyorum telefonu yüzüne.
Her ay gönderiyor bana. Mutlu olduğumu biliyor. Yanına gidiyorum ara sıra. Evlendiğimiz gün gibi kalbimiz çarpıyor her görüştüğümüzde.. Ozamanlar hayat zor, yaşam pahalı. Her zaman gidip gelemiyor memlekete. Günler geçiyor.. Beş de çocuğumuz oluyor. Bahçeye koyduğumuz masada yemekler yeniyor. Çiçekler açıyor. Gönlümüz birbirine karışıyor. Bana hala ilk gün ki gibi bakıyor. Mutluyuz. Hatta belki de mutluluğun tanımı bile olabiliriz.
Şimdi mi? Şimdi…
60 sene geçti o günlerin üzerinden şimdi hepimiz istanbuldayız. İstanbul çiçek demekti şimdi İstanbul ağaç demek bizim için soy ağacımızın büyüyüp genişlediği. Oğlanlar bir de çiçekçi dükkanları açtılar babalarının izinden gitmeyi seçtiler belli ki..
Eskiler… Eskilere hep özlem duyulur. Şimdi karşımda yetişmesi gereken bir buket var ve babaannemin anlattıkları buketten de bu dükkandaki her şeyden de güzel. Her bir tepede ayrı bir anışımı olur insanın dedemle az gezmemişler canım istanbul’u. Babannem anlattıça yeditepeli istanbul’un her yerinde benim çiçeklerim açıyor. İstanbul şimdilerde çiçek kokuyor. Şimdi her tepesinde dükkan açamadık ama sitemizden herkese İstanbul’un her yerine gönderiyoruz çiçeklerimizi. Şimdi vakit varken sizde mutlu edin sevdiklerinizi. Gönderin en güzel çiçekleri. Yüzündeki bir gülümseme açtırmak için, kalbinde kelebekler çırpınması için, sizin için… Biz buradayız.